İslam medeniyetinde camilerin hayatın merkezinde yer aldığını ifade eden Karacabey Din Görevlileri Derneği Başkanı Süleyman Bilici, “Bereket ve hidâyet kaynağı olan Kabe’nin birer şubeleri olan camiler ve mescitler, insanı manevi huzura kavuşturmanın yanında, dini ve milli değerlerimizin, birlik ve beraberliğimizin, vatan ve aile sevgimizin, dostluk ve kardeşliğimizi, paylaşma ve dayanışmanın öğretildiği kutsal mekânlarımızdır. Zengin, fakir, dil ve ırk ayrımı yapmadan herkese açık olan camilerimiz, gönül bağlarımızı güçlendirir.

Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Allah’ın mescitlerini, camilerini ancak Allah’a ve âhiret gününe inanan, namazını kılan, zekâtını veren ve yalnız Allah’tan korkan kimseler imar ederler(Tevbe, 9/18) Aytetinden ilham alan şanlı ecdadımız İslam tarihi boyunca camilerimizi yalnızca ibadet etme amacıyla kullanmamış, bilhassa inşa ettikleri külliyelerle onları birer ilim ve kültür yuvası haline getirmişlerdir.

Cami ve mescitlerimiz, Beytullah’tır, yani Allah’ın evidir. İslam’ın nişanesi, tevhidin merkezi, vahdetin gür sadasıdır. Şehirlerimizin kalbi, hayatımızın merkezidir. Bizler Allah kelamıyla burada tanıştık. Peygamber varisleriyle burada buluştuk. Rahmanî ve nebevî terbiyeyi burada aldık. Adap ve erkânı burada öğrendik. Birlik ve beraberliği, kardeşlik ve vefayı burada kuşandık.

Bu kutsal mekanlarda görev yapan din gönüllüsü meslektaşlarım, dinimizin en doğru şekilde idrak edilmesi, yaşanması, yaşatılması ve geleceğe aktarılması yönünde ulvi bir görev üstlenmişlerdir. Ülkemizin dört bir köşesinde fedakârca hizmet veren din görevlilerimiz, uzlaştırıcı ve bütünleştirici görev anlayışıyla dini konularda halkımızı aydınlatırken aynı zamanda sosyal sorunlara da çözüm arayan bir vazifeyi yerine getirmektedirler. Ömrünü din hizmetine adayan vefa erlerini, fedakâr hocalarımızı, hademe-i hayrâtı, camileri imar, inşa ve ihya eden aziz milletimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum. Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın hayırlara vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum” ifadelerini kullandı.