Karacabey’de Çanakkale Zaferi anma programı düzenlendi

Karacabey’de 18 Mart Deniz Zaferi dolayısıyla anma programı düzenlendi.    Cumhuriyet Alanında gerçekleşen törene; Kaymakam Tahsin Kurtbeyoğlu, Belediye Başkanı Ali Özkan, Cumhuriyet Başsavcısı Serdar Günay, Jandarma Komutanı Teğmen Enes Çiçek, Emniyet Müdürü Sakıp Yalta, İlçe Müftüsü Abdullah Karaca, İlçe Milli Eğitim Müdürü Emin Dingin, AK Parti İlçe Başkanı Ertem İşcan’ın yanı sıra siyasi parti temsilcileri ve STK temsilcileri ile vatandaşlar katılım gösterdi.    Saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı ile başlayan törende, günün anlam ve önemine binaen konuşmayı Karacabey Ulviye Matlı Fen Lisesi Müdürü İbrahim Çalı yaptı. Çalı, “Şehitlerimizin bize emanetleri olan çok kıymetli yakınları ve saygıdeğer gazilerimiz,  değerli Protokol üyeleri. Tarih boyunca gözünü kırpmadan vatanı ve milleti için canını feda eden Aziz Şehitlerimizi şükran ve minnet duyguları içinde anmak ve bundan 106 yıl önce aziz milletimizin destanlaşan mücadelesi olan Çanakkale Zaferini gururla kutlamak için burada bulunuyoruz. Çanakkale Savaşları istiklal şairimiz Akif’in  “tek dişi kalmış canavar” olarak nitelendirdiği emperyalist dünyaya karşı Anadolu evlatlarının attığı büyük bir tokattır. Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Sizlere savaşmayı emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum” dediği ve vatan aşkı için bu emri gözünü kırpmadan uygulayan kahramanların savaşıdır. Karacabey’in bugünkü yüzölçümünün sadece üçte biri kadar olan 350 km kare gibi küçücük bir alanda yaklaşık Yüz binlerce şehit verdiğimiz bir savaştır.  İstiklal Marşımızın ilk mısrasın da yer alan “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak. Sönmeden, yurdumun üstünde tüten en son ocak” sözlerinin vücut bulduğu İstiklal ve istikbal meşalesinin yakıldığı destansı mücadeledir Çanakkale Zaferi. Biz Karacabeylilerin de 1. Dünya Savaşında en çok şehit verdiğimiz cephe, Çanakkale Cephesidir. Sayın Kaymakamım Değerli Protokol eğer vatanın muhafazası söz konusu ise, Türk Milleti için başka önemli bir şey kalmamıştır. Malı, mülkü, ailesi, sevdikleri, canı, cananı artık onun için önemini yitirmiş tek aşkı Vatan Aşkı ve tek sevgisi Millet Sevgisi olmuştur. Geçmiş tarihimizde bildiğiniz üzere Kürşat 40 çerisiyle Çin sarayını basarken, Malazgirt Zaferiyle Alparslan göz bebeğimiz Anadolumuzu vatan yaparken, Kılıçaslan milyonlara varan haçlı ordusuna karşı korkusuzca direnirken, Selahattin Eyyubi düşmanlarını bile hayran bırakırken, hangi aşk hangi sevgi ve hangi ruh varsa Kosova’da, Niğbolu’da, Mohaç’ta, fethedilemez denilen İstanbul’u, Fatih Sultan Mehmet’in fethettiğinde ve nicelerinde aynı ruh aynı aşk ve aynı sevgi vardı. Galiçya’da, Kuttülamara’da, 50 derece sıcaklığın altında pişerken Yemen’de, Hicaz’da, eksi 30 derece soğuklarda donarken Sarıkamış’ta ve Çanakkale’de nasıl bir Vatan aşkı varsa, nasıl bir millet sevgisi varsa; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Eğer mevzuu bahis vatan ise gerisi teferruattır.” Sözü nün vücut bulduğu İstiklal Harbimizde, İnönü’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da, aynı ruh aynı aşk ve aynı sevgi vardı. İstanbul’un surlarına bayrak diken Ulubatlı Hasan’da hangi VATAN AŞKI varsa sinsice vatanı ele geçirmeye çalışan FETÖ terör örgütüne karşı direnen kahramanlarda da ve vatanı için canını vermekten bir an bile tereddüt etmeyen 15 Temmuz Şehidimiz Ömer Halisdemir’de de aynı vatan aşkı vardı. 250 kiloluk top mermisini tek başına kaldırabilen Koca Seyit’te, Maraş’taki Sütçü İmam’da Antep’te ki Şahin bey de, İzmir’de ki Hasan Tahsin’de nasıl bir vatan aşkı var ise, başkalarının canını kurtarmak için kendi canını veren Şehit Polis Fethi Sekin’de de, evinin önünde şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Murat UZUN’da da, makamında sinsice Şehit edilen Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk’te  de aynı vatan aşkı vardı. İstiklal Harbimizin kahramanlarından Nene Hatun’da, Kara Fatma’da, Halime Çavuş’ta sırtıyla Türk askerine cephane taşıyan Şerife Bacı’da ve daha sayısız kahraman Türk kadınında nasıl bir vatan aşkı varsa idi, hain terör örgütünün kurşunlarıyla, daha 26 günlük öğretmen iken hunharca Şehit edilen öğretmen Neşe ALTEN de de, hayatının baharında hain terör örgütünün kurşunlarına hedef olan 22 yaşında ki Şehit Aybike YALÇIN öğretmende de,  ve daha nicelerinde aynı vatan aşkı ve aynı millet sevgisi vardı. Ve vatanı için canını vermekten en ufak bir tereddüdü olmayan ve şehit olan nice askerlerimiz, nice polislerimiz, nice korucularımız, nice öğretmenlerimiz, isimlerini bile duymadığımız vatanı için hayatını vakfeden nice istihbarat elemanlarımız. Kaymakamlarımız, savcılarımız, hâkimlerimiz, sağlık çalışanlarımız, mühendislerimiz, işçilerimiz, gençlerimiz, yaşlılarımız ve nice nice şehitlerimizde de, aynı vatan aşkı ve aynı millet sevgisi vardı. Bugünde; tarihten günümüze gelmiş olan Vatan Aşkı ve Millet Sevgisi nin artarak devam ettiğini, Cerablus’ta, Azez’de, Resulayn da, Kuzey Irak’ta, Afrin’de ve yurdun her köşesinde emperyal dünyanın üzerimize besleyerek saldığı hain terör örgütlerine karşı milletimizin verdiği destansı mücadelede de tereddütsüz görmekteyiz. Kore de, Kıbrısta, İstiklal Harbimizde, kadim tarihimizde ki tüm mücadelelerimizde emperyalist dünyaya karşı hangi vakar, hangi duruş ve hangi haykırış varsa ; bugünde Suriyede, Kuzey Irakta Anadolu’nun karlı dağlarında ve dünyanın çeşitli coğrafyalarında verilen mücadelede  aynı vakar aynı duruş ve aynı haykırış vardır. Bu millet kadim tarihinden bu yana vatanını kutsal bilmiştir. Vatanına el uzatanın elini kırmıştır, kıramazsa bükmüştür ama hiçbir zaman kendisine bir emperyal efendi kabul etmemiştir. Geçmişten günümüze  bu böyle olmuştur. Bugünde böyledir ve yarın da böyle olacaktır. Tarih boyunca ve bugün de, zulmedenlere karşı mücadele vermiş, zalimlerin karşısında, mazlumların yanında olmuş, “Dostuna güven, düşmanına korku salmış”  bir milletin efradı olmaktan gurur duyan biri olarak, bu vatan için canını veren ve vermeye devam eden nice nice Mehmetçiklerimiz, polislerimiz, korucularımız, öğretmenlerimiz, kaymakamlarımız, savcılarımız–hakimlerimiz, sağlık çalışanlarımız, mühendislerimiz. İşçilerimiz, sivil vatandaşlarımız ve genciyle yaşlısıyla, erkeğiyle kadınıyla şehit olan, gazi olan, vatanı için mücadele veren tüm vatan evlatlarının manevi huzurlarında minnet ve şükran duyguları içinde saygıyla eğiliyorum. Ruhları şad olsun” dedi.    Karacabey Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü ile İlçe Milli Eğitim ilçe Müdürlüğü’nce, 2021 yılının “Yunus Emre ve Türkçe Yılı” olarak ilan edilmesi nedeniyle düzenlenen Yunus Emre ve Türkçe Yılı Online Satranç Turnuvası’nda ise dereceye giren öğrenciler, ödüllerini Belediye Başkanı Ali Özkan’ın elinden aldı.    Yine, Karacabey Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü ile İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından, aynı zamanda bu yılın, ‘İstiklal Marşı Yılı’ olarak kabul edilmesine atfen liseli öğrenciler arasında, “İstiklal Marşı Yılı Kort Tenisi Turnuvası” yapıldı. Bu yarışmada dereceye giren öğrencilere de ödülleri, Cumhuriyet Başsavcısı Serdar Günay tarafından takdim edildi. Şehit kabirlerine ziyaret    Cumhuriyet Alanında sona eren törenin ardından protokol üyeleri, ilçedeki 1 ve 2 No’lu mezarlıkta ebedi istirahatgâhlarında yatmakta olan şehitleri, kabirleri başında ziyaret etti.    Gerçekleşen anma töreninde, İlçe Müftüsü Abdullah Karaca’nın duası eşliğinde protokol, tüm şehit mezarlarına karanfil bıraktı.    Daha sonra, ilçe şehitlik anıtında yapılan toplu duanın ardından şehitlik anıtına karanfil bırakılmasıyla program son buldu.