‘Vatandaşın tenceresi kaynamıyor’

      Son zamanlarda gündemde olan devlet-mafya-medya üçgeninde gündeme gelen iddialara değinen Koçak, iktidarın iddialara karşın hareket etmediğinin altını çizerek, “Son zamanlarda ülkemizde devlet-mafya-medya üçgeninde sürekli iddialar gündeme geliyor ama iktidarın bu iddialara karşı hâlâ bir adım atmaması çok garip. Yapılan iddialarda uyuşturucu ticareti, kara para aklama, hâkimlere savcılara talimat verme, rüşvet, yolsuzluk var. Otelleri tankla işgal etme iddiaları bile var. Adeta Kurtlar Vadisi'ne benzer bir senaryo ile karşı karşıyayız” dedi.      Koçak, son 19 senede Milli Eğitim Bakanlığı'nda 7 kez bakan değişikliğine gidildiğini vurgulayarak, “Herkes bilmeli ki gençlik bir cevherse, o cevherin işleneceği süreç de eğitim sistemidir. 19 yıldır ülkeyi aynı iktidar yönetiyor ama 7 kere bakan değişikliğine gidiyor ve bu durum sistemin düzeleceğine dair umudumuzu yok ediyor. Her yeni bakan yeni bir sistem getireceğini, eğitimi sil baştan ele alacağını iddia ediyor ama birkaç sene sonra görevi değişiyor, yeni teklifle geliyor ve maalesef sonuç hep hüsran” tepkisini dile getirdi.      Pandemi dönemi ile başlayan uzaktan eğitim sürecinde birçok çocuğun teknik altyapı eksikliğinden dolayı eğitimden mahrum kaldığını belirten Koçak, Cumhurbaşkanı'na geçmişte Fatih Projesi ile dağıtılan tabletleri hatırlatarak, “Pandemi döneminde gençlerimiz yüz yüze eğitimden faydalanamadığı gibi sanal âlemde teknik imkânlar ile yapılan eğitimden de faydalanamadılar. Bir evde 3 çocuk varsa ve eğitim televizyondansa 3 televizyon veya bilgisayardan ise 3 bilgisayar lazım. Geçimini sağlayamayan aileler ne yapacak? Sayın Cumhurbaşkanı göreve ilk geldiğinde tablet dağıtmıştı asıl şimdi lazım o tabletler” dedi.      Ülkemizde var olan eğitim sorunlarına değinen Koçak, ücretli öğretmenlik sisteminin eğitim alanında daha çok zarara yol açtığını belirterek, “Milli Eğitim Bakanlığı'nın rakamlarına göre öğretmen açığı 110 bin ancak 60 bini ücretli öğretmenler ile karşılanmış. İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri hangi alanda öğretmene ihtiyacı olduklarını ilana çıkarak duyuruyorlar. Bu duruma karşı ilanda olan duyuruya her üniversite mezunu başvurabiliyor. Tabi bu durum eğitime yansıyor. Eğitimde de ciddi problemler ile karşı karşıya kalıyoruz. Her işi işin erine vermek gerekir. Ücretli öğretmenler haftada 30 saat derse girdikleri halde aldıkları ücret, kadrolu öğretmenlere ödenen ücretin 3'te 1'i civarında. Eşit işe eşit ücret bu bir kuraldır. Fakat bu yapılan emek ve eğitim sömürüsüdür. Bu sistem değişmeden kim gelirse gelsin hiçbir sorun düzelmez! Çünkü itibardan edilmeyen tasarruf, eğitimden yapılıyor” ifadelerini kullandı.      Son günlerde gündemde olan mülteci ve göç sorunlarına karşı iktidara bir komisyon kurulması için çağrıda bulunan Koçak, “Mülteciler konusunda herkesin mutabık kalacağı bir yol haritası çıkarılması için siyasi partiler başta olmak üzere göç uzmanları, sosyologlar, tarihçiler ve konuya dair uzmanlığı olan tüm alanlardan yetkin isimlerle bir Göç Komisyonu kurulmalıdır” dedi.      Kadına ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddet vakalarının arttığına dikkat çeken Koçak, Saadet Partisi olarak işlenen şiddet vakalarının sonuna kadar araştırılması gerektiğini vurgulayarak, “Memleketimizde sağlıkçılara karşı ciddi bir şiddet uygulaması var. Hastanelerde doktorları, hemşireleri koruyacak bir güvenlik ortamı kurulmak zorundadır. Biz kadına karşı işlenen şiddetin en sonuna kadar araştırılmasını ve en ağır şekilde cezalandırılmasını her zaman istedik, bundan sonra da istemeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.      Geçtiğimiz günlerde açıklana YKS sonuçlarına da değinen Koçak, 500 bin öğrencinin barajı aşamadığını hatırlatarak, iktidarın barajı düşürme teklifinin bu başarısızlığın üzerini örtemeyeceğini kaydetti. Koçak, “İktidar istiyor ki bu düzen böyle gitsin ama problemler de çözülsün. Kusura bakmayın, kimsenin elinde sihirli değnek yok! Çözüldü mü bu zamana kadar? Çözülmedi. Biz bu filmi yedi kere izledik şimdi sekizincisi gösterime girdi” dedi.      İktidarın mülteciler konusunda başarısız olduğunu kaydeden Koçak, Türkiye'nin mağdur olan ülkeleri bir araya getirip sorunlarını masaya yatırmakta mecbur olduğuna dikkat çekerek, “Bu konuda Amerika'dan ve Avrupa'dan destek almadık, alamayız. İsrail'in kuruluşundaki BM kararlarının hepsini İsrail ihlal etmiştir. Böyle bir ülkenin olduğu bölgede nasıl huzur hâkim olabilir. Hiçbir zaman biz Batılılar gibi zalim olmadık, milyonlarca insanı katletmedik, herhangi bir inanç mensubunu düşman olarak görmedik” dedi.      Koçak, iktidarın izlediği ekonomik yolların yanlış olduğunu belirterek, faiz temelli ekonomik anlayış ile Türkiye'nin problemlerinin çözülemeyeceğine dikkat çekerek, “İnsanımızın tenceresi doğru düzgün kaynamıyor. Çünkü iktidarın ekonomi politika anlayışı yanlış. Faizci kapitalist ekonomik anlayış ile ülkemizin problemlerini çözmek mümkün değil. Ekonomide ilk iş yolsuzluğun kaldırılması, israfın durdurulması ve rüşvete son verilmesidir! Sonra yatırımlar ve politikalar konusunda isabetli adımlar atılmalıdır. Borç-faiz-borç sarmalı hız kesmeden devam ediyor. Hazine'nin Ağustos ayında yapması gereken 16,5 milyar lira ödemenin 10,9 milyar lirası iç borçtur ve bunun 8,5 milyarı faizdir. Dış borç ödemesi ise 5,6 milyardır, bunun da 4,3 milyar lirası faiz ödemesidir” dedi.