casino siteleri 2025 güvenilir casino siteleri casino siteleri 2025 güvenilir casino siteleri deneme bonusu 2024 deneme bonusu veren siteler güncel deneme bonusu veren siteler deneme bonusu

Ahmet Baskındağlı
Köşe Yazarı
Ahmet Baskındağlı
 

HER İŞİN BAŞI ÖNCE AHLAK OLMALI

İnsanın canını, malını, aklını, inancını ve iffetini korumaktır. Bu beş temel değer, dinimizce dokunulmaz kabul edilmiş, hangi gerekçeyle olursa olsun zarar görmesine asla müsaade edilmemiştir. Günlük hayatın her alanında geçerli olan bu ilke, teknoloji kullanımında da aynı şekilde geçerlidir. İnternet ve sosyal medya, sorumluluk bilinciyle, ahlaki ve dini hassasiyet gözetilerek kullanılmalıdır. Aksi takdirde, teknolojinin kontrolsüz ve amaçsız kullanımı, bu temel değerlerin zedelenmesine yol açar. Günümüzde internet, sosyal medya platformları (Facebook, Instagram, Twitter ve TikTok gibi), televizyon ve cep telefonu kullanımı, özellikle gençler arasında yaygınlaşmış ve bağımlılık boyutuna ulaşmıştır. Artık çocukların ve gençlerin ellerinden telefonlar düşmüyor; ev ortamı ise neredeyse tamamen televizyon ve internet etrafında şekilleniyor. Oyun, eğlence, sosyal medya ve sanal sohbetler, hayatın merkezine yerleşmiş durumda.  Öyle ki, günümüz gençliği; televizyonsuz, müziksiz, filmsiz, internetsiz, sohbet uygulamaları ve cep telefonsuz bir yaşamı hayal bile edemiyor. Bu durumun sağlıklı bir birey gelişimi açısından ciddi riskler taşıdığı açıkça ortadadır. Teknoloji bilinçsizce kullanıldığında bireyin hem beden hem ruh sağlığına zarar verir. Kumar, israf, ahlaksızlık ve şiddet içerikleri bireyi maddî ve manevi olarak çökertirken, kişinin inancını zayıflatır, düşünce ve karar verme yetisini bozar. Oysa insan, Allah’ın verdiği aklı ve imkânları iyilik yolunda kullanmakla sorumludur. Teknolojiyi haram yollara alet etmek, bireyi büyük bir vebal altına sokar. Telefon, televizyon ve bilgisayar başında geçirilen gereksiz vakit; kişinin hem kendisine hem ailesine hem de Rabbine karşı görevlerini ihmal etmesine neden olur. Bugün birçok aile aynı evde yaşamasına rağmen birbirinden habersiz bir hayat sürmektedir. Teknoloji zaman kazandırması gereken bir araçken, tam aksine zamanı heba eden bir tuzak haline gelmiştir.  Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bu konuda bizleri şöyle uyarmıştır: “İki nimet vardır ki insanların çoğu onların kıymetini bilmez: Sağlık ve boş vakit.” (Buhârî, Rikâk, 1) İnternet ve sosyal medya, başıboş bırakılacak alanlar değildir. Bu mecralarda sorumluluk bilinciyle hareket edilmeli, ahlaki sınırlar korunmalıdır. Aksi takdirde, bugün geldiğimiz noktada görüldüğü gibi, ahlaki yozlaşma yaygınlaşmakta, edep ve hayâ geri plana itilmektedir. Sosyal medya platformlarının bilinçsiz kullanımı, toplumu manevî anlamda çöküşe sürüklemektedir. Müstehcen içerikler, dinî değerlere aykırı programlar, gayrimeşru ilişkileri meşrulaştıran yayınlar toplumun en mahrem noktalarına sızarak büyük bir tahribat oluşturmaktadır. Müslüman kişi, hayatının her alanında olduğu gibi dijital dünyada da Allah’ın rızasını gözetmelidir. İnternet ortamında başkalarının özel hayatını ifşa etmek, yalan söylemek, iftira atmak, insanları karalamak haramdır.   Kur’ân-ı Kerim bu konuda açıkça uyarır: “Birbirinizin kusurlarını araştırmayın.” (Hucurât Suresi, 12) ve “Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.” (İsrâ, Suresi, 36) Teknolojiden uzak bir hayat günümüzde mümkün değildir. Ancak onu helal-haram hassasiyetiyle, ahlaki ölçülere uygun şekilde kullanmak mümkündür ve bu da mü’minin temel sorumluluğudur. Böylece hem zamanımızı verimli kullanmış olur hem de hayatımıza anlam katarız. Her nimet gibi teknoloji de doğru kullanıldığında hayra vesile olur, aksi halde büyük zararlar doğurur. Özellikle çocuk ve gençler açısından internet dikkatle ele alınmalıdır. Çünkü internet bağımlılık yapıyor. Bağımlılık, sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik zararlar da doğurur. Sanal ortamlarda kurulan yanlış ilişkiler, nice evliliklerin sonunu getirmiştir. Anne-babaların, çocuklarını bu noktada bilinçlendirmesi, internet kullanımına sınır getirmesi gerekmektedir. Zira fayda ya da zarar, aracın kendisinde değil; onu nasıl kullandığımızdadır. Bugünün çocukları neredeyse ekranlarla büyüyor. Televizyon, telefon, internet; hayatlarının ayrılmaz bir parçası hâline gelmiş durumda. Ancak unutulmamalıdır ki bilinçsiz teknoloji kullanımı, sadece vakit kaybı değil, aynı zamanda ömür kaybıdır. Zaman, Allah’ın insana verdiği en büyük nimetlerden biridir. Bu nimeti israf etmek, hesabını veremeyeceğimiz bir sorumsuzluktur. Yüce Allah şöyle buyurur: “Onlar ki boş ve yararsız şeylerden yüz çevirirler.” (Mü’minûn Suresi, 3) ve yine “Kim zerre miktarı hayır işlerse onu görür. Kim zerre kadar şer işlerse onu da görür.” (Zilzâl Suresi, 7-8). Teknolojiden uzak bir hayat günümüzde mümkün değildir. Ancak onu helal-haram hassasiyetiyle, ahlaki ölçülere şekilde kullanmak mümkündür ve bu da mü’minin temel sorumluluğudur. Böylece hem zamanımızı verimli kullanmış olur hem de hayatımıza anlam katarız. Her nimet gibi teknoloji de doğru kullanıldığında hayra vesile olur, aksi halde büyük zararlar doğurur. Özellikle çocuk ve gençler açısından internet dikkatle ele alınmalıdır. Çünkü internet bağımlılık yapıyor. Bağımlılık sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik zararlar da doğurur. Sanal ortamlarda kurulan yanlış ilişkiler, nice evliliklerin sonunu getirmiştir. Selam, sevgi, saygı ve dualarımla.  
Ekleme Tarihi: 08 May 2025 - Thursday

HER İŞİN BAŞI ÖNCE AHLAK OLMALI

İnsanın canını, malını, aklını, inancını ve iffetini korumaktır. Bu beş temel değer, dinimizce dokunulmaz kabul edilmiş, hangi gerekçeyle olursa olsun zarar görmesine asla müsaade edilmemiştir. Günlük hayatın her alanında geçerli olan bu ilke, teknoloji kullanımında da aynı şekilde geçerlidir. İnternet ve sosyal medya, sorumluluk bilinciyle, ahlaki ve dini hassasiyet gözetilerek kullanılmalıdır. Aksi takdirde, teknolojinin kontrolsüz ve amaçsız kullanımı, bu temel değerlerin zedelenmesine yol açar. Günümüzde internet, sosyal medya platformları (Facebook, Instagram, Twitter ve TikTok gibi), televizyon ve cep telefonu kullanımı, özellikle gençler arasında yaygınlaşmış ve bağımlılık boyutuna ulaşmıştır. Artık çocukların ve gençlerin ellerinden telefonlar düşmüyor; ev ortamı ise neredeyse tamamen televizyon ve internet etrafında şekilleniyor. Oyun, eğlence, sosyal medya ve sanal sohbetler, hayatın merkezine yerleşmiş durumda. 

Öyle ki, günümüz gençliği; televizyonsuz, müziksiz, filmsiz, internetsiz, sohbet uygulamaları ve cep telefonsuz bir yaşamı hayal bile edemiyor. Bu durumun sağlıklı bir birey gelişimi açısından ciddi riskler taşıdığı açıkça ortadadır. Teknoloji bilinçsizce kullanıldığında bireyin hem beden hem ruh sağlığına zarar verir. Kumar, israf, ahlaksızlık ve şiddet içerikleri bireyi maddî ve manevi olarak çökertirken, kişinin inancını zayıflatır, düşünce ve karar verme yetisini bozar. Oysa insan, Allah’ın verdiği aklı ve imkânları iyilik yolunda kullanmakla sorumludur. Teknolojiyi haram yollara alet etmek, bireyi büyük bir vebal altına sokar. Telefon, televizyon ve bilgisayar başında geçirilen gereksiz vakit; kişinin hem kendisine hem ailesine hem de Rabbine karşı görevlerini ihmal etmesine neden olur. Bugün birçok aile aynı evde yaşamasına rağmen birbirinden habersiz bir hayat sürmektedir. Teknoloji zaman kazandırması gereken bir araçken, tam aksine zamanı heba eden bir tuzak haline gelmiştir. 

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bu konuda bizleri şöyle uyarmıştır: “İki nimet vardır ki insanların çoğu onların kıymetini bilmez: Sağlık ve boş vakit.” (Buhârî, Rikâk, 1) İnternet ve sosyal medya, başıboş bırakılacak alanlar değildir. Bu mecralarda sorumluluk bilinciyle hareket edilmeli, ahlaki sınırlar korunmalıdır. Aksi takdirde, bugün geldiğimiz noktada görüldüğü gibi, ahlaki yozlaşma yaygınlaşmakta, edep ve hayâ geri plana itilmektedir. Sosyal medya platformlarının bilinçsiz kullanımı, toplumu manevî anlamda çöküşe sürüklemektedir. Müstehcen içerikler, dinî değerlere aykırı programlar, gayrimeşru ilişkileri meşrulaştıran yayınlar toplumun en mahrem noktalarına sızarak büyük bir tahribat oluşturmaktadır. Müslüman kişi, hayatının her alanında olduğu gibi dijital dünyada da Allah’ın rızasını gözetmelidir. İnternet ortamında başkalarının özel hayatını ifşa etmek, yalan söylemek, iftira atmak, insanları karalamak haramdır.

 

Kur’ân-ı Kerim bu konuda açıkça uyarır: “Birbirinizin kusurlarını araştırmayın.” (Hucurât Suresi, 12) ve “Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.” (İsrâ, Suresi, 36)

Teknolojiden uzak bir hayat günümüzde mümkün değildir. Ancak onu helal-haram hassasiyetiyle, ahlaki ölçülere uygun şekilde kullanmak mümkündür ve bu da mü’minin temel sorumluluğudur. Böylece hem zamanımızı verimli kullanmış olur hem de hayatımıza anlam katarız. Her nimet gibi teknoloji de doğru kullanıldığında hayra vesile olur, aksi halde büyük zararlar doğurur. Özellikle çocuk ve gençler açısından internet dikkatle ele alınmalıdır. Çünkü internet bağımlılık yapıyor. Bağımlılık, sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik zararlar da doğurur. Sanal ortamlarda kurulan yanlış ilişkiler, nice evliliklerin sonunu getirmiştir. Anne-babaların, çocuklarını bu noktada bilinçlendirmesi, internet kullanımına sınır getirmesi gerekmektedir. Zira fayda ya da zarar, aracın kendisinde değil; onu nasıl kullandığımızdadır. Bugünün çocukları neredeyse ekranlarla büyüyor.

Televizyon, telefon, internet; hayatlarının ayrılmaz bir parçası hâline gelmiş durumda. Ancak unutulmamalıdır ki bilinçsiz teknoloji kullanımı, sadece vakit kaybı değil, aynı zamanda ömür kaybıdır. Zaman, Allah’ın insana verdiği en büyük nimetlerden biridir. Bu nimeti israf etmek, hesabını veremeyeceğimiz bir sorumsuzluktur. Yüce Allah şöyle buyurur: “Onlar ki boş ve yararsız şeylerden yüz çevirirler.” (Mü’minûn Suresi, 3) ve yine “Kim zerre miktarı hayır işlerse onu görür. Kim zerre kadar şer işlerse onu da görür.” (Zilzâl Suresi, 7-8).

Teknolojiden uzak bir hayat günümüzde mümkün değildir. Ancak onu helal-haram hassasiyetiyle, ahlaki ölçülere şekilde kullanmak mümkündür ve bu da mü’minin temel sorumluluğudur. Böylece hem zamanımızı verimli kullanmış olur hem de hayatımıza anlam katarız. Her nimet gibi teknoloji de doğru kullanıldığında hayra vesile olur, aksi halde büyük zararlar doğurur. Özellikle çocuk ve gençler açısından internet dikkatle ele alınmalıdır. Çünkü internet bağımlılık yapıyor. Bağımlılık sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik zararlar da doğurur. Sanal ortamlarda kurulan yanlış ilişkiler, nice evliliklerin sonunu getirmiştir. Selam, sevgi, saygı ve dualarımla.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karacabeyhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.