casino siteleri 2025 güvenilir casino siteleri casino siteleri 2025 güvenilir casino siteleri deneme bonusu 2024 deneme bonusu veren siteler güncel deneme bonusu veren siteler deneme bonusu yeni deneme bonusu veren siteler deneme bonusu deneme bonusu veren siteler yeni deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler yeni deneme bonusu veren siteler yeni

Semanur ERDOĞAN
Köşe Yazarı
Semanur ERDOĞAN
 

Merkez Kimde? Etnosantrizmin Gözle Görünmeyen Duvarları

Günlük hayatta sıkça duyduğumuz ama üzerine pek düşünmediğimiz bir tutum var: “Bizimki en doğrusu.” Bazen mutfakta, bazen dilde, bazen ahlakta, bazen de politikada karşımıza çıkan bu düşünce biçimi, aslında oldukça tanıdık bir kavrama işaret eder: Etnosantrizm. Etnosantrizm, en basit haliyle kişinin kendi kültürünü merkeze alarak diğer kültürleri bu merkez üzerinden yargılamasıdır. Bir tür görünmez cetvel gibidir: Diğer toplumları, kendi değer yargılarımızla ölçer, sınıflandırır ve çoğu zaman “geri”, “yanlış”, “ilkel” ya da “tuhaf” olarak etiketleriz. Bu cetvelin kendisi ise genellikle sorgulanmaz. Bu tutum sadece bireysel bir önyargı değil; aynı zamanda tarihsel ve politik bir araçtır. Sömürgeciliğin meşrulaştırılmasında, göçmen ve mültecilere yönelik dışlayıcı söylemlerde, hatta kadınların ve cinsel kimlikleri farklı olan insanların kamusal alandaki varlıklarının sınırlandırılmasında bile etnosantrik bir bakış açısının izlerini görmek mümkündür. “Normal” diye adlandırılan şey, çoğu zaman egemen olanın normdur. Modern ulus-devletler, “tek kültür, tek kimlik, tek doğru yaşam biçimi” anlatısı üzerine inşa edilirken, farklı olanı ya görünmez kılar ya da tehdit olarak kodlar. Bu noktada etnosantrizm, yalnızca kültürel bir eğilim olmaktan çıkarak siyasetin, hukukun ve toplumsal düzenin içine yerleşmiş bir ideoloji haline gelir. Farklılık korkulması gereken bir şey olarak sunulur. Oysa kültür, sabit ve üstün bir yapı değil; tarihsel, toplumsal ve ilişkisel bir süreçtir. Hiçbir kültür, diğerinden daha “doğal” ya da “insani” değildir. Bu nedenle etnosantrizme karşı geliştirilen en önemli alternatif bakış açısı, kültürel göreliliktir. Kültürel görelilik, her kültürün kendi tarihsel, ekonomik ve toplumsal koşulları içinde anlaşılması gerektiğini savunur. Bu bakış, yargılamak yerine anlamayı; dışlamak yerine dinlemeyi önerir. Belki de asıl soru şudur: Merkez gerçekten biz miyiz, yoksa bize öyle mi öğretildi? Ve eğer merkez her zaman “biz” olacaksak, o “biz” kimleri dışarıda bırakıyor? Bu soruyu sormaya başlamak bile, etnosantrik düşüncenin ördüğü duvarlarda küçük bir çatlak açmak için yeterlidir. Referans okumalar:  "Biz ve Öteki" / Etnosantrizmin Temelleri Üzerine Yazınızdaki "Bizimki en doğrusu" ve "Öteki" kavramının inşası için en temel eserler: Edward Said - Oryantalizm: (Metis Yayınları) Neden bu kaynak? Yazınızda bahsettiğiniz "Batı'nın kendi değer yargılarıyla Doğu'yu tanımlaması ve geri olarak etiketlemesi" sürecini anlatan başyapıttır. Merkezin nasıl inşa edildiğini anlamak için şarttır. Amin Maalouf - Ölümcül Kimlikler: (Yapı Kredi Yayınları) Neden bu kaynak? "Tek kimlik, tek doğru" anlayışının nasıl şiddet doğurduğunu ve kimliğin aslında nasıl çok katmanlı olduğunu anlatır. Sizin "sabit kültür" eleştirinizle birebir örtüşür. Zygmunt Bauman - Modernite ve Müphemlik veya Kapımızdaki Yabancılar: (Ayrıntı Yayınları) Neden bu kaynak? Ulus-devletin düzen takıntısını ve bu düzenin dışında kalanların (mültecilerin, yabancıların) nasıl "artık" veya "tehdit" olarak görüldüğünü sosyolojik açıdan muazzam anlatır. 2. Kültürel Görelilik ve "Üstün Kültür" Mitine Karşı Yazınızdaki "Hiçbir kültür diğerinden daha doğal değildir" argümanını desteklemek için: Claude Lévi-Strauss - Irk ve Tarih: (Metis Yayınları) Neden bu kaynak? UNESCO için yazılmış bu küçük ama dev eser, Batı'nın ilerlemeci tarih anlayışını yıkar ve "barbarlık" kavramını tersyüz eder: "Barbar, barbarlığa inanandır" der. Ruth Benedict - Kültür Örüntüleri: Neden bu kaynak? Kültürel görelilik kavramının antropolojideki klasiklerinden biridir. Farklı toplumların "normal" algılarının ne kadar çeşitli olduğunu gösterir.
Ekleme Tarihi: 04 Aralık 2025 -Perşembe

Merkez Kimde? Etnosantrizmin Gözle Görünmeyen Duvarları

Günlük hayatta sıkça duyduğumuz ama üzerine pek düşünmediğimiz bir tutum var: “Bizimki en doğrusu.” Bazen mutfakta, bazen dilde, bazen ahlakta, bazen de politikada karşımıza çıkan bu düşünce biçimi, aslında oldukça tanıdık bir kavrama işaret eder: Etnosantrizm.
Etnosantrizm, en basit haliyle kişinin kendi kültürünü merkeze alarak diğer kültürleri bu merkez üzerinden yargılamasıdır. Bir tür görünmez cetvel gibidir: Diğer toplumları, kendi değer yargılarımızla ölçer, sınıflandırır ve çoğu zaman “geri”, “yanlış”, “ilkel” ya da “tuhaf” olarak etiketleriz. Bu cetvelin kendisi ise genellikle sorgulanmaz.
Bu tutum sadece bireysel bir önyargı değil; aynı zamanda tarihsel ve politik bir araçtır. Sömürgeciliğin meşrulaştırılmasında, göçmen ve mültecilere yönelik dışlayıcı söylemlerde, hatta kadınların ve cinsel kimlikleri farklı olan insanların kamusal alandaki varlıklarının sınırlandırılmasında bile etnosantrik bir bakış açısının izlerini görmek mümkündür. “Normal” diye adlandırılan şey, çoğu zaman egemen olanın normdur.
Modern ulus-devletler, “tek kültür, tek kimlik, tek doğru yaşam biçimi” anlatısı üzerine inşa edilirken, farklı olanı ya görünmez kılar ya da tehdit olarak kodlar. Bu noktada etnosantrizm, yalnızca kültürel bir eğilim olmaktan çıkarak siyasetin, hukukun ve toplumsal düzenin içine yerleşmiş bir ideoloji haline gelir. Farklılık korkulması gereken bir şey olarak sunulur.
Oysa kültür, sabit ve üstün bir yapı değil; tarihsel, toplumsal ve ilişkisel bir süreçtir. Hiçbir kültür, diğerinden daha “doğal” ya da “insani” değildir. Bu nedenle etnosantrizme karşı geliştirilen en önemli alternatif bakış açısı, kültürel göreliliktir. Kültürel görelilik, her kültürün kendi tarihsel, ekonomik ve toplumsal koşulları içinde anlaşılması gerektiğini savunur. Bu bakış, yargılamak yerine anlamayı; dışlamak yerine dinlemeyi önerir.
Belki de asıl soru şudur: Merkez gerçekten biz miyiz, yoksa bize öyle mi öğretildi? Ve eğer merkez her zaman “biz” olacaksak, o “biz” kimleri dışarıda bırakıyor?
Bu soruyu sormaya başlamak bile, etnosantrik düşüncenin ördüğü duvarlarda küçük bir çatlak açmak için yeterlidir.
Referans okumalar: 
"Biz ve Öteki" / Etnosantrizmin Temelleri Üzerine
Yazınızdaki "Bizimki en doğrusu" ve "Öteki" kavramının inşası için en temel eserler:
Edward Said - Oryantalizm: (Metis Yayınları)
Neden bu kaynak? Yazınızda bahsettiğiniz "Batı'nın kendi değer yargılarıyla Doğu'yu tanımlaması ve geri olarak etiketlemesi" sürecini anlatan başyapıttır. Merkezin nasıl inşa edildiğini anlamak için şarttır.
Amin Maalouf - Ölümcül Kimlikler: (Yapı Kredi Yayınları)
Neden bu kaynak? "Tek kimlik, tek doğru" anlayışının nasıl şiddet doğurduğunu ve kimliğin aslında nasıl çok katmanlı olduğunu anlatır. Sizin "sabit kültür" eleştirinizle birebir örtüşür.
Zygmunt Bauman - Modernite ve Müphemlik veya Kapımızdaki Yabancılar: (Ayrıntı Yayınları)
Neden bu kaynak? Ulus-devletin düzen takıntısını ve bu düzenin dışında kalanların (mültecilerin, yabancıların) nasıl "artık" veya "tehdit" olarak görüldüğünü sosyolojik açıdan muazzam anlatır.
2. Kültürel Görelilik ve "Üstün Kültür" Mitine Karşı
Yazınızdaki "Hiçbir kültür diğerinden daha doğal değildir" argümanını desteklemek için:
Claude Lévi-Strauss - Irk ve Tarih: (Metis Yayınları)
Neden bu kaynak? UNESCO için yazılmış bu küçük ama dev eser, Batı'nın ilerlemeci tarih anlayışını yıkar ve "barbarlık" kavramını tersyüz eder: "Barbar, barbarlığa inanandır" der.
Ruth Benedict - Kültür Örüntüleri:
Neden bu kaynak? Kültürel görelilik kavramının antropolojideki klasiklerinden biridir. Farklı toplumların "normal" algılarının ne kadar çeşitli olduğunu gösterir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karacabeyhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.