“Vatandaşın alın teri faize gidiyor”

SİYASET 19.11.2021 - 14:49, Güncelleme: 19.01.2023 - 05:58
 

“Vatandaşın alın teri faize gidiyor”

Saadet Partisi İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, yaptığı basın açıklamasında TBMM'de görüşmeleri süren 2022 Yılı Merkezi Bütçe ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Koçak, hazırlanan bütçenin milletin derdine derman olmadığını kaydetti.

   Hazırlanan bütçe için, “yamalı bohça” benzetmesinde bulunan Koçak, “Bu bütçe borç ödeme bütçesidir. Yatırım yapmak, istikrarı sağlamak yerine günü kurtarma ve garantili yol, köprü ve hastane işletmelerine kaynak sağlama, kaynak aktarma amaçlı ve yeni istikrarsızlıklara zemin hazırlayacak bir bütçedir. Uygulanmakta olan 2021 yılı bütçesinin açıklarını kapatacak, yeni ve daha büyük açıklara neden olacak bir bütçedir” dedi.      Vatandaşın alın terinin bir avuç faizcinin cebine girdiğini belirten Koçak, “Hükümet bundan hiçbir üzüntü duymadığı gibi, bunun böyle olmasını adeta ister gibi bir tavır içinde bulunuyor. İktidar partisinin mensupları 'denk bütçe' kavramını hiç duymamış gibiler. Duymamaları mümkün değil, ancak duymazlıktan geldikleri veya önemsemedikleri muhakkak. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca'mız döneminde biz bunu başarmıştık, milletimizden yetkiyi aldığımızda bunu yine biz başaracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.      İktidarın en büyük vaadinin yoksullukla mücadele olduğunu ancak gelinen noktada ülkemizde yoksulluğun derinleştiğini kaydeden Koçak, “2020 yılında Türkiye'de 6 milyon 630 bin hane sosyal yardım aldı. 2019'da sosyal yardım alan hane sayısı 3 milyon 282 bin 975 idi. Bu da sosyal yardıma muhtaç hane sayısının bir yılda yüzde 102 oranında arttığının göstergesidir. Hiç kimse endişe etmesin, biz bu sosyal yardımları kesintisiz ve siyasi görüş farklılığı gözetmeksizin adil bir şekilde elbette dağıtacağız. Fakat bizim esas hedefimiz bu ülkede yoksulluğu ortadan kaldırmak, istihdamı genişleterek alın teri ile geçinmenin huzurunu yaşayan, adaletli, dengeli ve yaygın bir refah toplumu oluşturmaktır” dedi.      İktidarın 19 yıllık döneminde açlık sınırı ve enflasyonun 6 kat arttığının altını çizen Koçak, “Milletimiz farkına varılmayacak şekilde uzun dönem fakirleştirme ve borçlandırma politikasına tabi tutulmaktadır. BDDK verilerine göre vatandaşlarımızın toplam kredi borçlar 4 trilyon TL'yi aşmış bulunmaktadır. İhtiyaç ve tüketici kredileri toplam 1 trilyon 174 milyarı aşmaktadır. Toplam dış borçlarımızın 500 milyar dolar dolayında olduğu bir ortamda borç bataklığına saplanmanın giderek artan etkilerini çok daha net şekilde hissedeceğiz” dedi.      Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, ekonomi ile ilgili “Biz ekonominin kitabını yazdık” açıklamasına da atıfta bulunan Koçak, şunları söyledi: “Gerçekten de ülkemizde bir kitap yazılıyor, ancak bu yazılan kitabın Tanzimat yöneticilerinin yazdığı kitaba benzemesinden endişe ediyoruz. Biz ülkenin akıbetinin ve insanımızın hayat şartlarının her açıdan iyileşmesini, daha müreffeh bir toplum haline gelmesini arzu ediyoruz. Bu da TL'nin sağlam para haline getirilmesi ve çalışanlarımızın gerçek enflasyon oranında ücretleri artırılarak, o düzeyde ekonomiyi stabil hale getirmekle sağlanabilir. Biz yazılan kitabı zevkle ve gururla okumaktan yanayız. Geçmişin hasretini, geleceğin acısını çekerek değil.”
Saadet Partisi İlçe Başkanı Zeynel Abidin Koçak, yaptığı basın açıklamasında TBMM'de görüşmeleri süren 2022 Yılı Merkezi Bütçe ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Koçak, hazırlanan bütçenin milletin derdine derman olmadığını kaydetti.

   Hazırlanan bütçe için, “yamalı bohça” benzetmesinde bulunan Koçak, “Bu bütçe borç ödeme bütçesidir. Yatırım yapmak, istikrarı sağlamak yerine günü kurtarma ve garantili yol, köprü ve hastane işletmelerine kaynak sağlama, kaynak aktarma amaçlı ve yeni istikrarsızlıklara zemin hazırlayacak bir bütçedir. Uygulanmakta olan 2021 yılı bütçesinin açıklarını kapatacak, yeni ve daha büyük açıklara neden olacak bir bütçedir” dedi.

     Vatandaşın alın terinin bir avuç faizcinin cebine girdiğini belirten Koçak, “Hükümet bundan hiçbir üzüntü duymadığı gibi, bunun böyle olmasını adeta ister gibi bir tavır içinde bulunuyor. İktidar partisinin mensupları 'denk bütçe' kavramını hiç duymamış gibiler. Duymamaları mümkün değil, ancak duymazlıktan geldikleri veya önemsemedikleri muhakkak. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca'mız döneminde biz bunu başarmıştık, milletimizden yetkiyi aldığımızda bunu yine biz başaracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
     İktidarın en büyük vaadinin yoksullukla mücadele olduğunu ancak gelinen noktada ülkemizde yoksulluğun derinleştiğini kaydeden Koçak, “2020 yılında Türkiye'de 6 milyon 630 bin hane sosyal yardım aldı. 2019'da sosyal yardım alan hane sayısı 3 milyon 282 bin 975 idi. Bu da sosyal yardıma muhtaç hane sayısının bir yılda yüzde 102 oranında arttığının göstergesidir. Hiç kimse endişe etmesin, biz bu sosyal yardımları kesintisiz ve siyasi görüş farklılığı gözetmeksizin adil bir şekilde elbette dağıtacağız. Fakat bizim esas hedefimiz bu ülkede yoksulluğu ortadan kaldırmak, istihdamı genişleterek alın teri ile geçinmenin huzurunu yaşayan, adaletli, dengeli ve yaygın bir refah toplumu oluşturmaktır” dedi.
     İktidarın 19 yıllık döneminde açlık sınırı ve enflasyonun 6 kat arttığının altını çizen Koçak, “Milletimiz farkına varılmayacak şekilde uzun dönem fakirleştirme ve borçlandırma politikasına tabi tutulmaktadır. BDDK verilerine göre vatandaşlarımızın toplam kredi borçlar 4 trilyon TL'yi aşmış bulunmaktadır. İhtiyaç ve tüketici kredileri toplam 1 trilyon 174 milyarı aşmaktadır. Toplam dış borçlarımızın 500 milyar dolar dolayında olduğu bir ortamda borç bataklığına saplanmanın giderek artan etkilerini çok daha net şekilde hissedeceğiz” dedi.
     Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, ekonomi ile ilgili “Biz ekonominin kitabını yazdık” açıklamasına da atıfta bulunan Koçak, şunları söyledi: “Gerçekten de ülkemizde bir kitap yazılıyor, ancak bu yazılan kitabın Tanzimat yöneticilerinin yazdığı kitaba benzemesinden endişe ediyoruz. Biz ülkenin akıbetinin ve insanımızın hayat şartlarının her açıdan iyileşmesini, daha müreffeh bir toplum haline gelmesini arzu ediyoruz. Bu da TL'nin sağlam para haline getirilmesi ve çalışanlarımızın gerçek enflasyon oranında ücretleri artırılarak, o düzeyde ekonomiyi stabil hale getirmekle sağlanabilir. Biz yazılan kitabı zevkle ve gururla okumaktan yanayız. Geçmişin hasretini, geleceğin acısını çekerek değil.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karacabeyhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal